23 Nisan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
23 Nisan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Nisan 2012

"Benim için Sinemasız Bir Hayat Yok"

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!

Kütahya - Gediz Altınkent İlköğretim Okulu 7. sınıf öğrencisi Beyza Sultan Karaca, sinema tutkusunu anlatan bir makale hazırlamış. Sinemaya ilk gittiğinde hissettiklerini ve sinemaya olan sevgisini kelimelere dökmüş. Beyza'nın kendi el yazısından makaleyi aşağıda okuyabilirsiniz.

(Büyütmek için resmin üzerine tıklayınız.)

Sinemaya Gitme Ödülü Kazandım

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!

Daha önce 23 Nisan 2009 tarihinde Sinemayadair.com'da, sinemada izlediği ilk film olan Horton'u anlatan Altınkent İ. Ö. Okulu 7. sınıf öğrencisi Vildan Kalyoncu, bu kez sinemaya gitmek için okulda nasıl başarılı olduğunu ve ilk sinema heyecanını anlatıyor. Vildan'ın orijinal el yazısıyla yazılmış makalesini aşağıda okuyabilirsiniz.

(Büyütmek için resmin üzerine tıklayınız.)

Aşk Tesadüfleri Sever'den Notlar

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN! 

Kütahya - Eskigediz Fahrettin Altay İlköğretim Okulu 6. sınıf öğrencisi İrem Kalkan, "Aşk Tesadüfleri Sever" filminden hazırladığı notları bizimle paylaşıyor. İrem'in kendi el yazıysıyla hazırladığı film notlarını aşağıdan ulaşabilirsiniz (Not: Spoiler içermektedir).

(Büyütmek için resmin üzerine tıklayınız.)

Harbi Define: Olumlu ve Olumsuz Yönleri

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!

 Eskigediz Fahrettin Altay İlköğretim Okulu 6. sınıf öğrencisi Mehmet Cebe, izlediği "Harbi Define" filminin olumlu ve olumsuz yönlerini bizim için yazmış. Mehmet'in kendi el yazısından, Harbi Define filminin olumlu ve olumsuz yönlerini aşağıda okuyabilirsiniz.

(Büyütmek için resimlerin üzerine tıklayınız.)

Büyülü Salon

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!

Daha önce 23 Nisan 2010 tarihinde Sinemayadair.com'da "Herkes Sinemaya Gitsin" başlıklı yazısıyla aramızda olan Altınkent İ.Ö.O. 7. sınıf öğrencisi Havva Kart, bu sene de yeni makalesini bizlerle paylaşıyor. Sinemada ilk kez izlediği 'Adab-ı Muaşeret' filmini yorumluyor. Sinema salonunun büyüsüne kapılan Havva'nın kendi el yazısıyla yazdığı makalesinin tümüne aşağıdan ulaşabilirsiniz.

(Büyütmek için resmin üzerine tıklayınız.)

İlk Sinema Heyecanım

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN! 

Altınkent İlköğretim Okulu 7. sınıf öğrencisi Tuğba Eker, sinemaya ilk gittiğinde yaşadığı duyguları anlatıyor. Yazısında ne kadar heyecanlı bir deneyim yaşadığını belirtiyor. Tuğba'nın orijinal el yazısıyla makaleyi aşağıdan okuyabilirsiniz.

(Büyütmek için resmin üzerine tıklayınız.)

Sakarya Fırat: İnsanı Çok Duygulandırıyor

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!

Kütahya'nın Gediz ilçesi'nde bulunan Altınkent İ.Ö.O. 6. sınıf öğrencisi Rukiye Kaplan, izlediği "Sakarya Fırat" dizi filmi için yorumlarını yazmış. İzlediğinde çok duygulandığını dile getiren Rukiye'nin kendi el yazısından makalesini aşağıda okuyabilirsiniz.

(Büyütmek için resmin üzerine tıklayınız.)


"İleride Yönetmen Olmak İstiyorum"

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!
Her sene olduğu gibi (geçen sene Digiturk'ün yayın davası sebebiyle, Blogspot'un servis desteğini kesmesi sonucu Sinemayadair.com 23 Nisan döneminde zorunlu olarak kapalıydı) bu sene de, 23 Nisan'da  Sinemayadair.com'da çocuklar yazıyor!

İlk yazımız; Kürahya - Gediz Altınkent İlköğretim Okulu 6. sınıf öğrencisi Fatma Aydoğan'ın, "Türk'ün Uzayla İmtihanı" isimli dizi filmi hakkında kaleme aldığı makalesi. Fatma yazısında yönetmen olmak istediğini belirtiyor. Yazının tamamını, Fatma'nın orijinal el yazısıyla aşağıda okuyabilirsiniz.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nız kutlu olsun!

(Büyütmek için resmin üzerine tıklayınız.)

23 Nisan 2010

Eşrefpaşalılar: Fena Bir Film Değil

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!
Atatürk İlköğretim Okulu 8. sınıf öğrencisi Serdar Karadayı sinemada izlediği "Eşrefpaşalılar" filmini anlatıyor.

Ders çalışmaktan bunaldığım zamanlarda arkadaşlarımla sinemaya gidiyoruz. Artık genç bir delikanlı olduğum için ailemden izin almam zor değil. Hatta zaman zaman şehir dışında, komşu ilçelerde film izlediğim de oldu.

En son izlediğim filmin adı “Eşrefpaşalılar”dı. Ben daha çok korku filmlerini seviyorum ama bu da idare ederdi.

Sinemanın rahatlatıcı etkisi vardır bence. Herkes sinemaya gitmeli.

Serdar Karadayı

8-A

Maskeli Beşler Irak: Hiç Unutmayacağım

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!

Altınkent İlköğretim Okulu 4. sınıf öğrencisi Merve Genç sinemada izlediği "Maskeli Beşler Irak" filmini anlatıyor.

Benim adım Merve. Ben sinemada bir film izledim. Filmin adı Maskeli Beşler Irak. İzlediğimde şok oldum. Çünkü çok güzeldi ama yabancıların olmaması gerekiyordu. Olmasaydı daha güzel olurdu. Maskeli Beşler Irak'ta anlatılmak istenen şey, yabancıların Irak'tan ayrılmaları için uğraşıyorlar. Ben çok sevdim ve çok komikti. Film bittiğinde çok üzüldüm, çünkü çok güzeldi. Biraz daha bakmak isterdim ama Maskeli Beşler yani beş kişi iyi niyetli birileri. Fakat Irak'ı kurtarmak istiyorlar. Bu sinemayı çok sevdim. Hiç unutmayacağım.

Merve Genç

4-A

Herkes Sinemaya Gitsin

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!

Altınkent İlköğretim Okulu 5. sınıf öğrencisi Havva Kart sinemaya ilk gidişini ve neler hissetiklerini anlatıyor.

Ben ilk defa sinemaya gittim. Orada çok heyecanlanmıştım. Önce biraz korktum. Sonra salona girdik. Karşıma baktığımda koca bir perde. Sırayla dizilmiş sandalyeler... Herkesin elinde mısır, heyecanla filmin gelmesini bekliyordu. En sonunda ışık geldi ve film başladı. Ben hemen dikkatimi filme yoğunlaştırdım. Bence film o kadar da güzel değildi. Liselilere uygun düzeydeydi. Pek hoşuma gitmedi. Ama yine de sinemaya gittiğim için mutluyum. Yani herkese sinemaya gitmeyi öneriyorum.

HERKES SİNEMAYA GİTSİN

MUTLU OLSUN.

Havva Kart

5-A

20 Nisan 2010

23 Nisan'da Çocuklar Yazıyor!

Geçen sene olduğu gibi, bu sene de Sinemayadair.com 23 Nisan'da sadece çocukların!

Siz de çocuğunuzun ya da bir yakınınızın çocuğunun 23 Nisan'da Sinemayadair.com'da yazar olmasını istiyorsanız; çocuğun yazmış olduğu 'sinema hakkındaki duygu ve düşüncelerini ve/veya sinemada izlemiş olduğu bir film hakkındaki görüşlerini' anlatan bir kompozisyonu admin@sinemayadair.com e-mail adresine gönderin.

Ebeveynler ya da sorumlu büyükler, çocukların yazmış olduğu yazıyı en geç 23 Nisan 2010 saat 12:00'a kadar; çocuğun okulunu, sınıfını ve yaşını da belirterek Sinemayadair.com'a ulaştırmış olmaları gerekmektedir.

Hepinizin '23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı' kutlu olsun!

23 Nisan 2009

Sinemada İlk Horton’ı İzledim

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!Altınkent İlköğretim Okulu 4. sınıf öğrencisi Vildan Kalyoncu sinemaya ilk gidişini ve sinemada izlediği "Horton Hears a Who!" filmini anlatıyor.

İlk kez başarılarımdan dolayı öğretmenimle sinemaya gidiyordum. Sinemaya giderken çok mutluydum. Çünkü ben sinemaya gitmeyi başarılarımla kazanmıştım. Fatma öğretmenimiz de çok mutluydu. Çünkü ilk kez bir öğrencisini başarılarınndan dolayı sinemaya götürüyordu.

İşte siz sinemaya niçin ve kiminle gittiğimi anlattım. Şimdi sıra filmin adına neler gerçekleştiğini öğrenmeye...

Sinemada izlediğim filmin adı Horton’dı. Horton bir filmdi. Horton’ı düşman gören bazı hayvanlar vardı.

Ben Horton’ı izledikten sonra çok duygulandım. Çünkü ona hiç kimse inanmıyordu. Bu filmde Horton’ın davranışlarını çok beğendim. İleride tekrar başarılarımdan dolayı öğretmenlerimle sinemaya gitmek isterim.

Vildan Kalyoncu
4-B

Sinemaya İlk Gidişim, İyi de Gitmişim

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!
Altınkent İlköğretim Okulu 8. sınıf öğrencisi Ali İhsan Karaca sinemaya ilk gidişini ve neler hissetiklerini anlatıyor.

Sinemayı; insana acıyı, üzüntüyü, mutluluğu gösteren, hayatın gerçeklerini yansıtan bir araç olarak görüyorum. Sinemanın kıymetini bilmeyenler var ama inşallah bir gün sinemanın kıymetini bilirler.

Ben de bilmiyordum bir zamanlar. Ancak dersanemiz geziye götürdüğü zaman anladım sinemanın kıymetini.

İlk defa gidiyordum sinemaya. Nasıl olduğunu, içi ne ile kaplıydı her şeyi çok merak ediyordum. Sinemaya girdiğimde bir mutluluk hissettim kendimde. Tabi ilk defa böyle bir yere giriyorum. Heyecanımdan mısır patı almayı bile unuttum. Neyse yerime geçtim, hala heyecanlıydım. Film başladı izlemeye başladık. Orda ses çıkmadığından herkes filme odaklanıyor. İnsan öyle odaklanıypr ki zamanın geçtiğini anlamıyorsun bile. Film arası olunca insan ilk önce insan şaşırıyor. “Niye böyle ettiler, tam da filmin heyecanlı yanıydı.” diye az kızıyor, aranın hemen bitmesini istiyor. “Geçsin de hemen film başlasın.” diyor. Tekrar heyecan bastı ama filme odaklanınca her şey geçiyor. Film bitince ondan dersler çıkarabiliyoruz.

Ben aslında bu geziye gitmeyecektim. Sonra kararımı değiştirdim ve gittim. Şimdi “İyi de gitmişim.” diyorum.

İşte sinemaya ilk gidişim, iyi de gitmişim. Çok işime yarıyor. Herkese sinemaya gitmeyi tavsiye ediyorm. Çok işinize yarıyor.


Ali İhsan Karaca
8-A

Babam ve Oğlum: Keşkeler Geri Gelmedi

23 NİSAN'DA BLOGUM ÇOCUKLARIN!Altınkent İlköğretim Okulu 5. sınıf öğrencisi Betül Şengül izlediği "Babam ve Oğlum" filmini değerlendiriyor...


80’li yıllarda yaşayan yaşadıkları olumsuzlukları ve baba – oğul arasındaki ilişkilerin bir aileyi nasıl dağıttığını anlatan bir filmdir.

Oğlu gurbetlerde baba hasreti çekerken, babası oğlunun varlığından yokluğundan habersizdi. Bir baba ve oğulun arasındaki küskünlük, oğlunun yaşantısını alt üst etmişti. Aniden gelen bir darbe oğlunu acı üstüne acı yaşatmıştı.

Oğlunun ölümüyle yıkılan baba çok pişman olmuştu ve keşkeler geri gelmedi.


Betül Şengül
5-B